
COTE: [TUR-L] [TOSU-39072]
(66 sayfa)
“İnsanların sahip oldukları bilgiler içinde en fazla yararlı ve en az ilerlemiş olanı,insan hakkındaki bilgi gibi görünüyor;Delphes tapınağındaki yazıtın(Kendini tanı)tek başına ahlakçıların bütün iri kitaplarından çok daha önemli ve güç bir temel kural içerdiğini söylemeye cesaret ediyorum.Çünkü insanlar kendilerini tanımaya başlamazsa,insanlar arasındaki eşitsizliğin kaynağı nasıl bilinebilir. ” (Cenevre'li,mesleksiz,işsiz,parasız ve hiçbir toplumsal estate ile bağlantısı olmayan Rousseau)
Bir köylünün gördüğü bir rüya üzerine, köyde bir türbenin yapılması.
Ana fikir:
Eğitimsiz köylü, boş ve yanlış inançlara çok çabuk kapılabilir.
Ana Hatlarıyla Vaka:
Şık Arif adlı bir köylü rüyasında bir ermiş görür. Ermişin onu Müslümanların başkanı seçtiğini, bütün köyün onunla birlikte cennete gideceğini söyler. Bir de köyün tepesinde dinimizin en ulu evliyasının mezarı olduğunu, bunu bulup oraya bir türbe yapmalarını istediğini tüm köylüye duyurur. Köylü de hemen galeyana gelip, hep birlikte mezarı aramaya koyulur. Sonunda bir kafa kemiği bulurlar ve bunun evliya olduğunu ilan ederler. Hemen oraya bir türbe yaparlar. Kafayı da ziyarete gelenlerin görmesi ve öpmesi için duvara asarlar. Tabii bu arada Şık Arif de ermiş ilan edilir. Hikaye biter.
Şahıslar Dünyası:
Şık Arif hikayenin kahramanıdır. Şık Arif’ in olay içindeki rolünden başka bir özelliği verilmemektedir.
Hikayede bir de Tellalcı Osman vardır. Yalnızca bir yerde, tüm köylüyü camide toplamak için tellal çağırmasıyla geçiyor.
Olay Örgüsü:
Hikaye, Şık Arif’ in rüyasını Tellalcı Osman’ a anlatmasıyla başlıyor. Köylünün rüyaya inanıp, evliyanın mezarını aramaya çıkmasıyla gelişip, türbenin yapılmasıyla bitiyor.
Mekan:
Gerçektir,bir köyde geçer.Fakat hikayede yalnız olay verilmiş, mekan tasviri yapılmamıştır.
Bakış Açısı:
Hikaye de üçüncü tekil anlatım kullanılıyor. Olayı gören, ama bire bir yaşamayan biri tarafından aktarılıyor.
Zaman:
Gerçektir. Geriye dönülen zaman kullanılır. Roman- sayfa 13: <…. daha önce kendi akıllarındakinin aynısı olduğu için midir, dillere destan ettiler. >
COTE: [TUR-L] [MAKA-39008]
(183 sayfa)
Daha önce yayınlanmış olan İdam Edilen 44 Vezir-i Azamın Dramı adlı kitapçıkta aynı ailenin kendi çevresindeki üst düzey kullara ne kadar acımasız ve ölümcül davrandığının profilini çizmeye çalıştığımız gibi...
Her iki kitap da Osmanlı ailesinin şimdiye dek su yüzüne çıkarılmak istenmemiş siyasal cinayetlerinin insanı dehşete düşüren kanlı bir antolojisidir.
Dondurulmuş ve çarpıtılmış bir tarih dogmatizmiyle insan aklının ortaklaşa yarattığı evrensel ve görkemsel sanat ve bilim kubbelerinden hiçbirine merdiven kurulamaz. Arka Kapak'tan