Sadece Türkçe bildiğinizi varsayalım; insanın en iyi bildiği kendi anadilidir. Sonuçta ben Türk şiiri ve Türkçe’nin büyüsü ile yetiştim. Hiçbir şey yazmasam daha da iyi olurdu aslında. Eski şiirimiz, Divan şiiri, Tasavvuf şiiri, Tekke şiiri, Halk şiiri olsun, hala çözemediğimiz pek çok sırlarla dolu. Cumhuriyet dönemi şiiri de öyle. Şimdi yazan 20 yaşındaki genç bir arkadaşa kadar pekçok özenirken, şiir yazmaya çalışmak aslında biraz kendini yormak demek. Şimdiki aklım olsaydı şiir yazmazdım. Bu işe bulaşmazdım.
Çünkü gerçekten çok iyi filmler izliyorum ve ne güzel yapmışlar deyip, alkışlıyorum. Şirimize de öyle bakıyorum. Dergilerde, kitaplarda okudukça içim ısınıyor. Beni şiir yazmaya biraz da onlar kışkırtıyor aslında. Okur olmak kışkırtıyor. O yüzden ben büyük şair, hele iyi şair olmaktan çok iyi bir şiir okuru olmak konusunda iddialıyım. 10 yaşında başlamıştım. Allah’a şükür, 41 senedir iyi bir şiir okuruyum.
Ben de onun için söyledim, belki 42 demem gerekirdi. Şairler azınlıktadır; dünyada da azınlıktadır. Çok iyi, çok büyük şairler dünyada da azınlıktadır. Türkiye’de de iyi şairler var. Büyük şair başka bir şeydir. Türkiye’ye de az gelmiştir, başka dillerde olduğu gibi. Nazım Hikmet uzun süre okunmadı, yasaklıydı ama şimdi külliyatın bütününe baktığımızda, insan sadece Nazım Hikmet’i okuyarak bile bütün ömrünü geçirebilir. Böyle olsun demiyorum ama, şiirini her seferinde okuduğum zaman... 1929’larda yazılmış şiiri bugün yazılmış gibi. Bugünün meseleleriyle doluymuş gibi hala taze. Öyle güçlü bir şiir var. Birbirini etkileyip gelen pekçok kuşak var. Ben kendimi bunların yanında tabii ancak “şiir yazarı” olarak görebilirim.
"Sadece Nazım’ı okuyarak ömrümü geçirebilirim" NTV-MSNBC KüLTüR SANAT EDEBiYAT
Haydar Ergülen est l'un des importants poètes de la génération récente contemporaine de la littérature turque. Né en 1956 à Eskişehir, il est diplômé du Département de sociologie à Orta Doğu Teknik Üniversitesi (Middle East Technical University) à Ankara. Parmi ses livres de poésie publiés : "Sokak Prensesi" (Rue de la Princesse/ 1991), "Eskiden Terzi" (Une fois un tailleur), "40 Bir şiir ve" (40 poèmes et One/ 1997), "Karton Valiz" (Valise en carton/ 1999). Avec "40 poèmes et One", Ergulen a remporté en 1997 le prestigieux prix " Behçet Necatigil Poetry Award " ainsi que le" Orhon Murat Arıburna Poetry Award ". Pour certains de ses livres, il a utilisé le nom de plume "Hafiz".
Radikal Arşivinde 308 tane Haydar Ergülen köşe yazısı
Star Arşivinde Haydar Ergülen yazıları
“İnsanların sahip oldukları bilgiler içinde en fazla yararlı ve en az ilerlemiş olanı,insan hakkındaki bilgi gibi görünüyor;Delphes tapınağındaki yazıtın(Kendini tanı)tek başına ahlakçıların bütün iri kitaplarından çok daha önemli ve güç bir temel kural içerdiğini söylemeye cesaret ediyorum.Çünkü insanlar kendilerini tanımaya başlamazsa,insanlar arasındaki eşitsizliğin kaynağı nasıl bilinebilir. ” (Cenevre'li,mesleksiz,işsiz,parasız ve hiçbir toplumsal estate ile bağlantısı olmayan Rousseau)