15 Kas 2009

Bin Dokuz Yüz Seksen Dört

"Çok genç yaşta bile gözüpek ve yürekli biri olan George Orwell (1903-1950) önce döneminin ve ülkesinin toplumsal düzenine karşı çıktı. Büyük Rus devrimine inandı. Troçki'ye hayrandı. Ancak, İspanya içsavaşı sırasında Stalinistlerin Troçkistlere karşı tutumu, umutlarını yıktı. Bu durum ve yakalandığı hastalık, George Orwell'i Bin Dokuz Yüz Seksen Dört'ün mutlak umutsuzluğuna sürükledi. Orwell, yapısal olarak karamsar, ya da siyaset tutkunu biri değildi. İlgi alanları çok genişti. Daha az acılı bir dönemde yaşasaydı, yaşamaktan mutluluk duyardı. Ama çağımıza siyaset egemendir. Orwell, yaşadığı sürece gerçeklere bağlı kalmış ve öğrenmekten, en acı dersleri bile öğrenmekten vazgeçmemiştir. Ama umudunu yitirmiştir. "Orwell"in çağımızın peygamberi olmasını engelleyen de bu olmuştur. Dünyanın bugünkü durumunda umutla gerçeği birleştirmek olanaksızdır. Durum buysa, tüm peygamberler yalancı peygamberlerdir. Orwell gibi kişiler, bence günümüz dünyasında gerekli olanın yarısını, ama ancak yarısını ortaya koymuşlardır. Öteki yarıyı hala aramaktayız".
Bertrand Russel
l

COTE: [TUR-L] [ORWE-19801]
(250 sayfa)

Original kitap/Livre original:
Nineteen Eighty-Four

" The keyword here is blackwhite. Like so many Newspeak words, this word has two mutually contradictory meanings. Applied to an opponent, it means the habit of impudently claiming that black is white, in contradiction of the plain facts. Applied to a Party member, it means a loyal willingness to say that black is white when Party discipline demands this. But it means also the ability to believe that black is white, and more, to know that black is white, and to forget that one has ever believed the contrary. This demands a continuous alteration of the past, made possible by the system of thought which really embraces all the rest, and which is known in Newspeak as doublethink. Doublethink is basically the power of holding two contradictory beliefs in one's mind simultaneously, and accepting both of them.
Part II, Chapter IX — The Theory and Practice of Oligarchical Collectivism